DEPREM ÖLDÜRMEZ, ÇÜRÜK YAPI VE BİLGİSİZLİK ÖLDÜRÜR

0
266

Nihat BENCAN

Öncelikle Elazığ ve Malatya da yaşanan depremde ölenlere Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar dilerken ülkemize de büyük geçmiş olsun diyorum.
Bu deprem bana 1971 veya 1972 yıllarında yaşanan ve Pazarcık–Narlı bölgesinde yıkımlara neden olan ilimiz Gaziantep’i de etkileyen depremi anımsattı. O depremi de çok şiddetli hissetmiştik. Ancak o günden bu güne kadar bu kadar şiddetli ve uzun süren bir depremi ben hatırlamıyorum. Elbette o yıllarda ilimiz nüfusu yüz bin civarında idi ve bu kadar büyük ve yüksek binalar, iletişim araçları yoktu ne olduğunu faza bilemedik ancak bu son depremin yansımaları farklı oldu.
Depremin hemen ardından kimle konuşsam çok korktuğunu ne yapacağını bilemediğini söylüyordu. Bazıları yüksek binalarda dışarı çıkabilmek için asansör beklediklerini asansörün dolu olduğunu söylerken ben de depremde asansörün ne kadar tehlikeli olduğunu söylediğimde şunu gördük ki yeni neslin özellikle gençlerin deprem konusunda hiç bilgilerinin olmadığı maalesef tüm çıplaklığıyla ortaya çıktı.
Her ne kadar ilimiz Gaziantep kısmen ikinci derece deprem bölgesi değerlendirmesinde olsa bile hemen yanı başımızdan geçen Doğu Anadolu fay hattının yaratmış olduğu etkiyi bu defa çok yoğun hissettik. Maalesef ilimizde de yıkıcı deprem yaşayabileceğimizin somut örneğini yaşadık. Artık sorgulamamız gereken depremle ilgili alınan ve alınacak önlemleri gündeme alıp bu ilin yetkililerinden sormak gerektiği inancındayım
Aklımıza gelen sorular;
Çocuklarımıza okullarda deprem anında neler yapılması konusunda depremle ilgili dersler yeterince veriliyor mu?
Deprem sonrası toplanma alanı yerleri yeterince halka duyurulması gereken çalışmalar yapılıyor mu?
Deprem sonrası iletişim araçlarının çökmemesi için nasıl bir uygulama yapılmalı, alınacak önlemler neler olmalıdır?
Deprem sonrası trafik sorunu yaşamamak için bir çalışma planı var mıdır?
Büyük yıkımlı bir deprem sonrası barınma, beslenme, çadır, ısınma, hastane gibi halkın temel ihtiyaçlarının karşılanması konusunda ne durumdayız?
Umarım bu sorularımın cevapları vardır.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz