Nurcan CEYRAN
Uzun zamandır gündemimiz sığınmacı, Suriyeliler, yabancılar vs, artık hangi terim sizin için uygunsa o sorunumuz…
Halkımız devamlı TV’lerde, sosyal medyada, sokak röportajlarda aynı konuyu işliyor, kime sorsan, korkulu rüyası, ekonomik sorunun sebebi, kadınlar ve kızlar için güvenlik tehdidi…
Uzun zamandır gasp, hırsızlık, taciz, tecavüz ve benzeri yüzlerce suç sorunu ile gündeme geldiler…
Doğal olarak halkın da artık yeter dediği noktaya gelindi, son olarak bir eğitimcinin başından vurulması ise tuzu biberi oldu…
Bir eğitimci, bilim adamı kolay yetişmiyor bu ülkede..
Hz Ali’nin de dediği gibi, “Bana 1 harf öğretenin 40 yıl kölesi olurum” Hz. Ali, eğitime öyle bir vurgu yapmış ki, aydınlanmanın, gelişip öğrenmenin yolu bu insanlardan geçiyor…
Bu sözü söyleyen Hz Ali, bu sığınmacı dediğimiz insanların topraklarında yetişmedi mi, aynı kültürde yoğurmadı mu? Bu zihniyeti taşımaları gerekmiyor mu??
Neden bu toplum bu kadar asi ve kural tanımaz…
Sığındığı, toprakların insanlarına, kanunlarına, itaat etmek yerine bilâkis, tersini yapıp âdeta savaş açma gereği duyuyor…
Dünya ülkelerinin çoğunda Türkler de bulunmakta, bazı dostlarımız var, konuşuyorum, soruyorum, nasıl bir yaşam tarzınız var?
Kurallara uymak, kanunlara uymak, oradaki tüm kurallara uymalı ki SINIR DIŞI EDİLMESİLER…
Hangi ülkede olursa olsun, hangi toplumdan olursa olsun aklı selim insanlar o ülkenin kanun ve yasalarına uymak zorunda..
O Ülke de, vatandaşının rahatı, güvenliği ve huzuru için bu yasaları uygulamak zorunda…
Bu insanlar gittikleri ülkenin kurallarına uymayınca sınır dışı edileceğini bildiği için rahat bir yaşam sürdüremiyorlar?
PEKİ NEDEN TÜRKİYE’YE GELEN BİZİM SIĞINMACLAR ÜLKEMİZDE AT KOŞTURUYOR?
BU İNSANLARA BU KURALLAR DAYATILIP ÖĞRETİLMİYOR?
NEDEN BU ÜLKENİN KURUCUSUNUN BÜSTÜNE ÇIKIP HAKARET EDEN GENCİN İFADE SONRASINDA SALIVERİLMESİNE İZİN VERİLİYOR?
NEDEN BİZİM KURALLARIMIZ HİÇE SAYILIYOR?
NEDEN BİZİM ÜLKEMİZDE BİZE SİLAH DOĞRULTULUYOR?
NEDEN BUNLAR TARAFINDAN NAMUSUMUZU MALIMIZI, CANIMIZI KORUMAK İÇİN DAHA FAZLA ÇABA SARF ETMEK ZORUNDA KALIYORUZ?
Belki de sorgu yeteneğimizi çoktan kaybettik…
Demokratik haklarımızdan tutunda, vatan sevdamıza, milliyetçi ruhumuza, Devletçi damarımiza adeta ölü toprağı serpilmiş gibi seyrediyoruz herşeyi…
Uyanmak için kaç eğitimci, kaç bilim, ilim sahibi insan kaybetmemiz gerekiyor acaba?
Bu vatanın her ferdi benim için çok kıymetli, kim olursa olsun, gerekçe ne olursa olsun, kimse kendi vatanında bu şekilde ölümü hak etmiyor…
Bu kadar kaygı ve rahatsızlık veren durum, bu insanların ahatsızlıklarınin önünü kesmek en kısa zamanda hızlı bir şekilde çözüm bulunması gerekiyor…
Sessizlik ülke menfaati için haddinden fazla kayıplara neden olacağı aşikardır…
Tarihte, Yüzbaşı Faruk olayı, bir İngiliz inzibat subayıni selamlamadigi için özür dilemesi istendiğinde, savaşlarda aldığı görevleri belirterek, rütbesini vurgulayip özür dilemeyemeğini söyleyen subay, ısrar üzerine apoletlerini söküp masaya bırakır ve artık emir almak zorunda olmadığıni belirtir ve odadan ayrılır…
Ülke istilâdayken bile, şerefli görevini onuruyla terk eden vatan evlatlarıyiz bizler…
Biz böyle bir vatan evlatlarıyken, tarihimizde bize Türk toplumuna kalleslik yapan, Türk askerlerini yaralı iken hastane sedyelrinde süngüler ile katleden bu toplumun bu kadar hadsizligine sesizce, uysal kalmamız beklenemez, kesinlikle kabul edilemez…
Neyi bekliyorsak, neden bekliyorsak bir açıklama ve gereğinin yapıldığını görmek bir vatandaş olarak hakkımız olduğunu düşünüyorum…
Korkusuz ve huzur içinde kendi vatanımda özgürce haklarımin korunduğunu bilerek sokaklarda, evimde, iş yerimde, rahat ve özgürce yaşamak istiyorum…
Bunun da en kısa sürede sağlanacağını temenni ediyorum