Bursa’da askerlik yaşına gelen Hristiyan inançlı Yakup Bilensir, yıllarca askere gitmedi. 3 yıl önce hakkında, ‘Askeri Ceza Kanununa muhalefet’ suçundan dava açılan Bilensir, bağlı olduğu Yedinci Gün Adventist mezhebinde silaha el sürmenin günah olduğunu ve bu nedenle askerlik yapmak istemediğini söyledi. Yerel mahkeme, yıllarca kilisede dinini yaşadığını belgeleyen genç adamın beraatına hükmetti. Bölge Adliye Mahkemesi, ‘Türkiye Cumhuriyeti İslam dini olsa da diğer dinlere de hoş görülüdür’ diyerek, yerel mahkemenin beraat kararını onadı. Peki Kim bu Yedinci Gün Adventistleri?
Gaziantep’te de faaliyet yürüten Hristiyan misyonerlerin Yedinci Gün Adventistleri mezhebi konusunda Odatv.com’dan Arzu Ertuğrul bir yazı kaleme aldı ve ilginç bilgiler paylaştı.
Arzu Ertuğrul’un “Kim bu yedinci gün adventistleri” başlıklı yazısı şöyle:
Birkaç gün evvel… Bursa’da askerlik yaşına gelen Yakup Bilensir, bağlı olduğu mezhepte silah tutmanın günah olduğunu iddia etti ve askere gitmek istemedi.
Dava açıldı ve Yakup Bilensir beraat etti:
Açıklama şuydu: “Türkiye Cumhuriyeti İslam devleti olsa da diğer dinlere karşı hoşgörülüdür”
Hayır, konumuz Türkiye’nin bir İslam Devleti mi yoksa çoğunluğu Müslüman bir Laik Cumhuriyet mi olduğu meselesi değil.
Konumuz başka…
Evet… Yakup Bilensir bir Hristiyan ve “yedinci gün adventistleri” mezhebine bağlı…
Aslında bir tarikat demek daha doğru.
İyi de kim bunlar?
Konuyu biraz açalım…
ADVENTİST NE DEMEK
Şimdi…
Advent kelimesi Latince “adventus” kökten gelir.
Varış, dönüş demektir…
Adventizm ise yeni bir kavram değil; ilk olarak 19. Yüzyılın ikinci yarısında Amerika’da ortaya çıktı. İsa Mesih’in bin yıllık Tanrı’nın Krallığı’nı kurmak için geri döneceği beklentisiyle de bir akıma dönüştü.
İlk başlarda Protestan orijinli bir mezhepken evrildi.
Onlar… Kendilerine “adventist” dediler.
Ve sabırla İsa Mesih’in dönüşünü beklediler.
TESADÜFEN HRİSTİYAN OLMUŞ
William Miller…
Hareketin lideri… Hristiyanlığı tesadüfen kabul ettiğini hiç gizlemedi.
Dini bir eğitim almadı.
Latince dahi bilmiyordu.
Ama Danyel ve vahiy kitaplarının kıyamet alametleri bölümünü yeniden yorumladı ve kendine taraftarlar edinmesi de çok sürmedi.
Onun teolojisinin özü Eski Ahit’in Danyel kitabındaki “2300 gün” olarak bilinen peygamberlik zamanıydı.
Ve ona göre bu tarih “21 Mart 1843” ve “21 Mart 1844” yılları arasıydı.
İnsanları da İsa Mesih’in bu tarihlerde dünyaya döneceğine dair inandırmayı başardı.
Fakat. Hz. İsa bu tarihlerde dünyaya geri dönmedi.
Bu… Müritleri arasında büyük hayal kırıklığıydı. Tarikat dağılma noktasına geldi.
BU KEZ KADIN PEYGAMBER
Bu kez sahne başka bir isimdeydi.
Ellen Gould White adındaki bir kadın mürit kendini peygamber ilan etti. Aslında kendisi de o büyük hayal kırıklığı yaşayan müritlerdendi ama “Tanrı’nın kendisini peygamber olarak seçtiğini ve İsa Mesih’in yeryüzüne gerçekten geleceğini” söyledi.
Ona göre Miller doğruyu söylüyordu ama matematiksel bir hata yapmıştı.
İsa Mesih’in dünyaya gelişiyle ilgili yeni tarihler verildi:
1844…
1845…
1854…
1873…
Ve… 1869’da da İsa Mesih gelmedi.
Her defasında matematiksel hatalar yapıldığı söylendi. Ve onlara inanan birileri hep vardı!
GÜNAHKÂR MESİH
Bu… Kimilerin de işine geldi. Hareketten ayrılıp kendi tarikatlarını kurdular.
Bu isimlerden en ünlüsü de kendisini “Günahkâr Mesih” olarak tanıtan David Koresh’di.1986 yılında Advestistlerin bir kolu olan Davidcilerin başına geçti.
Önce Texas’ın Waco şehri yakınlarında “Mount Carmel” denilen bir yere yerleştiler. Bu arada pek kendi hallerinde olduklarını söyleyemeyiz…
Haklarında birçok iddia öne sürüldü. Çocuk taciziyle suçlandılar.
Ve… Pek çok kez şikâyet edildiler…
ÇİFTLİK CEPHELİĞE DÖNMÜŞ
En sonunda… Amerikan Alkol Tütün ve Ateşli Silahlar Bürosu da bu iddiaları araştırmak için 28 Şubat 1993’te Mount Carmel’e baskın düzenledi.
Fakat pek hoş karşılanmadılar…
Çiftlik evinden ateş açılması sonucunda destek istenmek zorunda kalındı. Öyle birkaç el filan sanmayınız, sonradan anlaşıldı ki çiftliğin her yerinde silahlı insanlar vardı ve silahların çoğu da uzun menzilliydi.
Polis içeri girmeyi bir türlü başaramadı. Öyle ki… Bölgeye özel tim sevk edildi. Çatışmalar tam 50 gün sürdü.
En sonunda çiftlik bombalandı ve yangın çıktı. 51. günün sonundaki bilanço ise 4 hükümet görevlisi, 21’i çocuk 81 mürit de hayatını kaybetti.
En küçüğü 5 aylık en büyüğü ise 12 yaşında olan 21 çocuk ise canlı olarak kurtarıldı. Çocuklar uzun yıllar sürecek bir iyileştirme döneminden geçtiler.
Bu arada Amerikan basınında ve Temsilciler Meclisi’nde en çok tartışılan konulardan biri de FBI’ın sadece bir şikâyet üzerine gittiği bir çiftlikte nasıl olur da cephaneliğe dönen bir yerden haberinin olmadığıydı.
MARUL LAKAPLI KALECİ
Carlos Roa…
Belki de en ünlü Yedinci Gün Adventisti. 1998 Dünya Kupası’nda Arjantin’in kalecisiydi…
1999 yılında Manchester United’ın teklifini reddetti; 2000 yılında kıyametin kopacağına inanıyordu.
Futbolu bıraktı… Tüm zamanını ibadete ayırdı.
Ama… Kıyamet kopmadı. Sözleşmesi gereği 2 yıl daha Mallorca’da forma giydi. 2002 yılında Arsenal’den teklif geldi; reddetti.
Cumartesi günleri maça çıkmaktan nefret ettiğini ve buna daha fazla katlanamadığı söylendi.
Hastalıklarla boğuştu ve kariyeri bitti…
Takım arkadaşlarının ona taktıkları isim “marul”du.
O da diğer adventistler gibi bir vejetaryen ve vegandı.
Sadece bu kadar mı?
Değil elbette…
KAÇ ÜLKEDE FAALİYETTELER
Bugün…
Dünyada 20 milyondan fazla “yedinci gün adventistleri” 235 ülke ve 213 alanda faaliyet gösteriyor.
Kiliselerine dua evleri diyorlar…
Toplam sayı: 86.576
Grupları saymıyoruz elbette. Konferanslar hem yerel hem bölgesel olarak sistematik bir şekilde devam ediyor.
Hizmet alanları adı altında birçok organizasyona imza atıyorlar. Özel hastaneleri, yaşlı bakım evleri, sağlık merkezleri var.
Tam 59 yayınevleri var.
Seyyar kitapçıları 375 dilde kitap basıp satıyor.
ADRA adını verdikleri Adventist Geliştirme- Yardım ve Kurtarma Kuruluşu 131 ülkede çalışıyor ve birçok projeyi yürütüyor.
GARİP RİTÜELLER
Ritüellerinden bazılarına bakacak olursak…
Mesela dini sembol kullanmıyorlar!
Ne kolyelerinde haç işareti ne de evlerinde İsa Mesih ya da Meryem Ana resimlerine rastlayamazsınız.
Evlerinde arabalarında pek bulundurmazlar. Hristiyanların yaptığı istavroz işaretini kullanmazlar…
TANRI YEDİNCİ GÜN DİNLENDİ Mİ?
Tanrının dünyayı 6 günde yaratığına ve 7. günde dinlendiğine inanırlar. Cumartesi öğlen uykuları meşhurdur.
Yedinci gün adventistleri “cumartesiciler” olarak da bilinirler. Yıllık güneş takvimleri vardır; cumartesileri özellikle takip ederler.
O gün çalışmazlar, seyahat etmezler, yemek yapmazlar. Alışverişe bile gitmezler.
Çok gerekmedikçe doktora bile…
Çocukların oyun oynamasına bile izin verilmez.
TAKIM ELBİSELİ PAPAZLAR
Papazları tıraş olur, takım elbise giyerler. Özel dini kıyafetleri yoktur; kutsal su serpmez, tütsü sallamazlar.
Şarap içmezler, içki yasaktır.
Bu yüzden… Şarap-ekmek ayinini üzüm suyu ve ekmekle yaparlar.
Birbirlerine “kardeşim” diye hitap ederler.
Kadınları makyajlı pek göremezsiniz, gösterişten uzaktır. Kadınlar kulaklarını deldirmezler… Ve tabi ki asla küpe de takmazlar.
Evde oturan, çalışmayan, çocuklarıyla ilgilenen, evini temiz tutan kadın en makbulü.
Erken evlilik de yaygın; 20-21 yaşında çoğu evlenmiş oluyor.
POP VE ROCK MÜZİK YASAK
Klasik müziğe izin var ama pop ya da rock müzik dinlemek de yasak. Bu tarz müziklerin ahlakı bozduğuna inanılır.
Tabi asla dans etmezler de…
Domuz eti yemezler, koyu muhafazakâr olanlarsa hiç et yemiyor.
Dünya üzerinde en uzun yaşayanların kendi aralarından çıktığını iddia ederler, bu kendileri arasında bir övünç meselesidir.
Bunu çoğunluğun vejetaryen ve vegan olmasına bağlarlar.
Kendilerini diğer mezhep ve dinlerden üstün tutarlar…
Katolik ve Protestan Hristiyan aileler çocuklarını ilk aylarda vaftiz ettirirken yedinci gün adventistleri çocuklarının vaftizini 15-16 yıl bekletiyor.
Çocukların kendi mezhebini kendisi seçmesi gerektiğine inanıyorlar ama doğumundan itibaren katı kurallarla yetiştirilen çocukların zaten reddetme şansı da pek yok aslında.
Günah sayılan bir eylem gerçekleştiren tarikat mensubunu 2 kişi görür ve kayıtlı bulunan kiliseye bildirirse aforoz edilmesi ve topluluktan dışlanması an meselesidir.
Olur da zamanla affedilirse yeniden vaftiz olması gerekir…
Bu arada… Vaftiz olmayan hiç kimse dini nikâh da kıyamaz. Başka bir mezhepten biriyle evlenmeniz söz konusu bile değil yani…
YA TÜRKİYE’DEKİLER
Türkiye’deki “yedinci gün adventist”lerine gelince…
İstanbul’da bir kiliseleri ve 100’e yakın kayıtlı üyesi var. İzmir’de Basmane’deki bir iş hanında toplanıyorlar…
Bu arada Adana ve Ankara’da İstanbul merkezli Adventist Vakfı’nın şubeleri de var…
Artık tesadüf müdür bilemiyoruz ama “adventist”lerin organizasyonlarda ve derneklerinde kullandıkları logoları da biraz ilginç…
Bizim Milli Eğitim Bakanlığı’nın logosuna çok benziyor…
İkisi de kitap arasından çıkan meşale…
Son zamanlarda sosyal medyada da Gaziantep ve diğer illerde de küçük grupların çoğaldığını ekleyip yazıyı bitirelim…
