Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Birleşmiş Milletler (BM) Habitat tarafından 11’incisi Polonya’nın Katowice kentinde düzenlenen Dünya Şehircilik Forumu’nda, Gaziantep’te yürütülen “Yeşil Şehir” çalışmalarını anlattı.
Başkan Fatma Şahin, forumdaki “Şehirler Bir Kriz Karşısında Nasıl Daha Kapsayıcı, Dirençli ve Yeşil Olur?” başlıklı oturuma katılarak konuşma yaptı. Şahin konuşmasında dünyada yaşanan sıkıntıların çözümü olacak yenilenebilir enerjide herkesin kazandığı yeni bir model için ihtiyaç oluştuğunu söyledi.
ŞAHİN: YENİ DİLİ YEREL KALKINMAYA ENTEGRE ETMEK GEREKİYOR
Kaynakların verimli kullanımı, yenilenebilir enerji çeşitleri üzerinde duran Şahin, “Sanayi şehrinde üreticilerin elektrik maliyeti çok yüksek. Bunun için özel sektörü de içine katmak gerekiyor. Bunu yapar, üreticiyi alternatif kaynağa ulaştırabilirsek, amacımızda gezegenimizi korumak, yeşil kalkınmaysa, finansal boyutta acil eylem planına ihtiyaç var. Alternatif modeller değerlendirilip hızlı kaynak oluşturulmalı. Bizim zamanımız yok. Yeni dili yerel kalkınmaya entegre etmek gerekiyor. Çözüm; yereli, çiftçiyi, anneyi, kadınları dinlemek. Doğru bilgi üzerinde elimizdeki kaynakları değerlendirmeliyiz. Yeşil kalkınmada dünyanın kurtuluşunu görüyorum” diye konuştu.
AKILLI OLMAK İÇİN ÖNCE VERİMLİ OLMAK, YEŞİL OLMAK İÇİN ÖLÇÜMLEME GEREKİYOR
Belediye başkanlığı görevine seçilir seçilmez şehrin yeni ulaşım, konut, iklim, altyapı planlamalarını oluşturduklarını belirten Şahin, şunları kaydetti:
“Bu çalışmalar bizi ‘Şampiyon Şehir’ ve ‘Yeşil Şehir’ yaptı. 2014 yılından itibaren planlama yapmasaydık bu başarıyı yakalayamazdık. Havayı, suyu, toprağı koruyacak ekolojik yatırımları ve planlamaları bütün ilgili kurumlar ve akademik kadrolarla çalıştık. Şehrin kirletici unsurlarını tespit ettik. Sanayinin kirletici unsurlarını temizleyecek ön arıtmaları sanayicilerimizle kurduk. Akıllı olmak için önce verimli olmak, yeşil olmak için ölçümleme gerekiyor. Ulaşımda filoları gençleştirdik, bisiklet ve bisiklet yollarının entegrasyonunu sağladık. Enerjide de kömürü durdurup, yenilenebilir enerji üzerinde çalıştık.”
BİR ŞEHİR GÜVENLİ DEĞİLSE, KİMSE GÜVENDE DEĞİLDİR
Şahin, sığınmacı konusuna da değinerek, şehrin bütün kurumları ve özel sektör temsilcileriyle “Gaziantep Modeli” oluşturulduğunu ifade etti.
“En çok sorunu eğitimde, sağlıkta, barınmada ve istihdamda yaşıyoruz ama geliştirdiğimiz bu modelle sığınmacı sorununda çok yol kat ettik” diyen Şahin, şöyle konuştu:
“Savaşın çıktığı bir diğer coğrafya olan Ukrayna’da yaşanan sığınmacı durumu ortada. Herkes elini taşın altına koymalı. Şimdi ve sonrası için sorumluluk almalı. Bir şehir güvenli değilse, kimse güvende değildir. Olağanüstü zor bir 10 yıl geçti. Polonya bizi çok iyi anlamaya başladı. Yaşanan bu kaostan en çok komşular ve yerleşim alanları çok etkilendi. Çünkü insan canını, ailesini korumak için en güvendiği limana sığınmak zorunda kaldı. Bizim medeniyet kodlarımız ‘Öldürme yaşat, kötülük yapma’ diyor. Bu olmasın diye büyük bir gayret gösterildi ama bunun olması engellenemediği zaman insani bakışla yaklaştık.”
BU OLAĞANÜSTÜ BİR BAŞARI HİKAYESİDİR
Şahin, sığınmacılarla ilgili ilk olarak ölçümlemeler yapıldığına dikkati çekerek, “Şehrimize gelen sığınmacıların kaçı eğitime muhtaç, cinsiyet oranları, demografisi, meslekleri, nelere ihtiyaç duydukları gibi konularda ölçümlemeler ve tespitler yaptık. Her birinin durumlarını tespit ettik. 18 yaş altı 100 bin çocuk vardı. Hiçbir şey yapmasak kayıp bir nesil oluşacak. Bu nesilde ırkçılık, terörizm, radikalleşmeler yaşanacaktı. Bu çocukları eğitim hayatına alınması gerektiğini gördük ve çalışmalar yaptık. Diğer ülkelerin göç politikalarını tek tek inceledik. İlkokula başlama oranında yüzde 90 üzerine çıktık. Bu olağanüstü bir başarı hikayesidir. Burada Cumhurbaşkanımız ve ilgili bakanların büyük emeği var” diye konuştu.