Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, 4’üncü Ulusal Antarktika Bilim Seferi kapsamında gittiği Antarktika’da yapılan çalışmaları anlattı. Şahin, “Hem hafızayı güçlendirmek hem de soğuk havaya karşı korunmak için Gaziantep’ten kara üzüm, fıstık ve biber götürdük” dedi.
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) tarafından düzenlenen 4’üncü Ulusal Antarktika Bilim Seferi kapsamında Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Antartika’ya gitti. Şahin yaklaşık bir hafta katıldığı çalışmalar hakkında bilgi verdi.
‘YANIMIZDA ‘KARA ÜZÜM’ ‘FISTIK’ VE ‘BİBER’ GÖTÜRDÜK’
Antarktika’ya giderken yanlarında kara üzüm’, fıstık ve biber götürdüklerini ifade eden Şahin, “Bizim orada bulunan hocalarımızın, bilim seferinde başarılı olabilmeleri için beslenme çok önemli. İslâhiye’nin çok güzel kara üzümü var, onu götürdük. Direkt hafızayı güçlendirerek, beyni besliyor. Fıstık içerisindeki minerallerle tamamen vücudu dengeliyor. Ve biberimizle birlikte bunların hepsini bilim insanlarımıza bıraktık. Hem o soğuk çalışma ortamını rahatlatıyor, hem de hafızanın güçlenmesini sağlıyorlar. Zor şartlar altında çalıştıkları için biz de gastronomi kentinden bu ürünlerimizi götürdük, çok memnun kaldılar” diye konuştu.
‘ORADA BİR ÜS KURMA HAZIRLIĞIMIZ VAR’
Toplamda 10 uçakla 60 saat yolculuk yaptıklarını ve Antarktika’da üs kurma çalışmalarının devam ettiğini ifade eden Fatma Şahin şunları söyledi:
“30 saatlik gidiş 30 saatlik gelişte 5 uçak giderken, 5 uçak da gelirken değiştirerek, toplam 10 uçakla çok zorlu ve zahmetli bir yolculuktu. Ama gidip görmeden, dünyadaki değişimi, gelişimi anlamak mümkün değil. Gidip gördüğüm zaman 100 yıl önce dünyanın en büyük ekonomilerinin oraya üstlerini kurduğunu, bilim ürettiğini, ARGE yaptığını, bu eko sistemin içerisinde dünyanın gelişimiyle alakalı çalışmalar yaptığını gördüm. Sayın Cumhurbaşkanımızın himayesi ile son 5 senede araştırma çalışmalarımız devam ediyor. Toprağımız belirlenmiş durumda, orada bir üs kurma hazırlığı var. Biz büyük bir milletiz. Büyük hedeflerimiz var. O yüzden bunu yerinde gördük. Belediyeler Birliği Başkanı olarak belediyeler en büyük uygulayıcıdır. ARGE ve oradan çıkan bilimsel çalışmaların sonuçlarını uygulamamız, toprağımızı, suyumuzu ve havamızı koruyarak çocuklarımızı daha iyi bir geleceği hazırlamamız gerekiyor. Antarktika bilimin, barışın, dayanışmanın kıtası. Kore de dahil 80’li yıllarda üssünü kurmuş ve kendi müzesini kurmuş. 15’inci yüzyılda Piri Reis oraya gitmiş, Piri Reis’in çıkardığı haritalarla Antarktika belirlenmiş. 60’ıncı yıllarda Kara Alioğlu isimli bir bilim insanımız, adını kayalıklara verdiği çalışmalar yapmış. O yüzden Antarktika bizim geçmişimiz. Bizin bu günümüz. Çünkü Antarktika’da yapılan bilimsel çalışmaları yerinde görmezsek, bilim dünyası ile entegre olmazsak, ülkemizin milli ve yerli teknoloji hamlesini yönetemeyiz. O yüzden orada güçlü bir şekilde varlığımızı sürdürmemiz lazım. Sahada olmazsak masada da olamayız. Gözlemci sıfatındayız, bir an önce danışman ülke sıfatına ulaşmalıyız. Sanayi Bakanı’mız bunu birebir takip ediyor. En büyük uygulayıcılar olunca da biz bunu takip ediyoruz. Teknofest Gaziantep’te bir festival değil, bir dönüşüm. Yüksek teknolojiye geçen bir çalışma olduğu için bunun da alt yapısını oluşturuyor. Bir hafta boyunca zorlu bir yolculuk oldu ama benim için çok büyük bir tecrübe oldu. Buradan çıkan sonuçları yakından takip edeceğiz.”
‘BUZULLARIN ERİMESİ TEHLİKENİN HABERCİSİ’
Çevre kirliliği nedeniyle buzulların eridiğini, afetlerin yaşanmaması için yapılması gereken şeyler olduğunu belirten Şahin, “Cumhurbaşkanımızın eşi hanımefendinin başlatmış olduğu sıfır atık projesinin ne kadar önemli olduğunu gördük. Çünkü burada atılan bir parça, okyanusta, beyaz kıtadan çıkabiliyor. Bu buzulların erimesine, buzullar eridiği zaman da iklim değişikliğine neden oluyor. Ve yarın dünya yaşanılamayan bir yer haline gelecek. Sıcaklıklar artacak, çevre daha da kirlenecek. Çocuklarımıza bırakacağımız bir dünyamız kalmayacak. Gittiğimiz zaman fok balıklarını, penguenleri görecek ortam kalmayacak. O yüzden buzulların erimesinin sebebi neyse, eritmeyecek, koruyucu, önleyici tedbirler almamız gerek. Çünkü o beyaz kısım gelen zararlı güneş ışınlarını absorbe ediyor. Dünyanın kendi içinde ısısını dengeliyor. Buzullar çok hızlı bir şekilde erimeye başlamış ve eriyen parçalar şu anda okyanusun içerisinde. Bu bize bir tehlikenin habercisi. Gelen çevre kirliliği, pislikler ciddi bir şekilde okyanusu kirletiyor. Okyanusun içerisindeki dalgaları azaltıyor. Bu dalgalar dünyadaki sıcaklık ekolojisini sağlıyor. Buna önlem alınmazsa buzul çağına gidecek. O yüzden dünyada yaşanan afetlerle ilgili yapılması gerekenler var. Büyükşehir belediyesi olarak ben, arkadaşlarımız ve bütün belediye başkanlarımızla en büyük uygulayıcıyız” dedi.