GAZİ KENTİMİZE YAKIŞIR GAZİLİK ANITI GEREK

0
331

M. Hanifi KILIÇ

Kurtuluş Savaşı’nın tüm cephelerde sürdüğü günlerde takvimler 8 Şubat 1921’i gösterirken, dünyada bir ilk yaşandı ve Kurtuluş Savaşında destansı bir mücadele örneği gösteren Antep’e, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde “Gazi” unvanı verildi. Tarihte ilk kez bir kent, Gazi’lik unnvanı ile ödüllendirildi.
8 Şubat yaklaşıyor. Bir kaç gün sonra Gazi kentimizin Gazi’lik unvanı alışının 99’ncu yıl dönümünü törenlerle kutlayayacağız.
Antep savunması, yürekleri yurt sevgisi ile dolu bir avuç Anteplinin inanılmazı efsaneleştirmeleridir. Toprağını düşmana vermemek için canlarını seve seve feda eden isimsiz kahramanların hikâyesidir. Hürriyete inanan, çaresizliğini bildiği halde kenetlenmenin en güzel örneğini sergileyerek direnen, düşmanının bile hayran olduğu onurlu bir milletin zaferidir.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, Milli Mücadele yıllarında, Gazianteplilerin düşman karşısındaki yiğitçe direnişlerini, ölümle diş dişe savaşlarını, savunmalarını coşkuyla izlemiş, onlara her fırsatta güç vermiş, Gazianteplileri övmüştü. Atatürk’ün “Ben Anteplilerin gözlerinden nasıl öpmem ki,onlar yalnız Antep’i değil tüm Türkiye’yi kurtardılar. Türküm diyen her şehir, her kasaba ve en küçük Türk köyü, Gazianteplileri kahramanlık misali olarak alabilirler” sözü, tüm Gaziantepliler için bir iftihar sebebidir.
Önce İngiliz sonra da Fransız işgaline uğrayan Antep, Fransızlar ve işbirlilkçileri Ermenilerin soykırıma varan, kentte taş üstünde taş bırakmayan bombardımanlarına azimle göğüs germiş ama açlığa yenik düşmüştü. Ancak kahraman Antepli’lerin bu inanılmaz efsanevi savunmalarını dost düşman hiçbir asker yenilgi olarak görmedi. Düşman Antep’i alabilmek için 70 bini aşkın top mermisi atmış, 6 bin 317 memleket evladı canlarını bu vatan için vermişti. Fransız Şark Orduları Komutanı General Goro, “Fransız ordusu Antep’e girmek için 10 ay 9 gün uğraşmak zorunda kaldı, Anadolu’da bin Antep var” diyerek inanılmazı  gerçekleştiren bir avuç Antep’linin kahramanlığı karşısında saygıyla eğilmişti. 
İstilacı Fransız ordusunun komutanı Albay Abadi, Fransız ordusuna karşı direnen Antep halkının mücadelesini Fransız ordusunun Birinci Dünya Savaşı’nda Alman ordusuna karşı büyük direnç gösterdiği Verdün Muharebeleriyle karşılaştırmış ve “Türk Verdünü Gaziantep” adlı bir kitap yazmıştır. Abadi, Anteplilere olan hayranlığını şöyle dile getirmiştir: “Bu muharebe, Türklerin savunmadaki azim ve metanet ile çevikliğini, bununla birlikte sokak muharebeleriyle evlerin savunma hâline konulmasındaki beceresini bir defa daha göstermiştir.”
Tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı’nın deyimiyle “Antep, Maraş ve Urfa’daki savunma ve özellikle Antep savunması yakın tarihimizdeki en önemli olaydır.”
Antep Savunması’nın bayrak şehitleri Şahinbey, Karayılan, Şehitkamil ve Elmalı Köprüsü yakınlarındaki değirmende önce kurşuna dizilen sonra da süngülenerek şehit edilen yaşları 12 ile 14 arasında değişen kahraman evladımızın anıtları şehrimizin muhtelif yerlerinde mevcut.
Şahinbey Belediyesi’nce kurulan Milli Mücadele Müzesi’nde Antep Savunması günümüze aktarılırken, Büyükşehir Belediyesi’nce kente kazandırılan Panorama 25 Aralık Müzesi ise yakın bir zamanda hizmete açılacak.
Ancak tüm bunlar Gazi kentimize yakışır bir Gazilik Anıtı’mızın olmadığı gerçeğini değiştirmiyor. Komşumuz Kahramanmaraş kent merkezindeki Madalya Anıtı bizler için örnek olabilir.
25 Aralık 2021’de Gaziantep’in düşman işgalinden kurtuluşunun 100’üncü yılı etkinlikleri, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı’nın himayesinde düzenlenecek. Önümüzde 2 yıla yakın bir zaman var.
Önerim şudur: Yıkılan eski sradyumun arazisine inşa edilecek Millet Bahçesi içerisinde kentimize yakışır bir Gazilik Anıtı inşa edelim. Böyle bir anıt; şehitlerimize ve gazilerimize vefa borcumuzu ödemenin yanısıra gelecek nesillere de güzel bir miras olacaktır.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz