Gaziantep’te, skuter ile yolun karşısına geçmeye çalışırken ehliyetsiz sürücü Osman S.’nin (17) kullandığı otomobilin çarpması sonucu yaşamını yitiren Ezgi Alya Yiğit’in ablası Elif Yiğit, yıllar da sürse mahkeme sürecinin takipçisi olacaklarını söyledi. Yığıt, kardeşinin kaza günü deneme sınavında 1’inci olduğu, bunu kutlamak için öğretmenleri ve arkadaşlarıyla iftar yemeğine gittiği, dönüşte de kazanın yaşandığını belirtti.
Batıkent Mahallesi’nde salı günü gece saatlerinde lise son sınıf öğrencileri Ezgi Alya Yiğit ve Şimal Toprak, iki farklı skutere binip, evlerine gitmek için yola çıktı. Ehliyetsiz sürücü Osman S. yönetimindeki 27 SR 997 plakalı otomobil, yolun karşısına geçmeye çalışan iki arkadaşa çarptı. Kazada yaralanan iki arkadaş, çağırılan ambulansla hastaneye kaldırıldı. Tedaviye alınan yaralılardan Ezgi Alya Yiğit, doktorların tüm çabasına karşın kurtarılamadı. Yoğun bakım ünitesinde tedavisi süren Şimal Toprak’ın ise hayati tehlikeyi atlattığı öğrenildi.
Nizip Ticaret Borsası Başkanı İbrahim S.’nin oğlu olan Osman S., kazanın ardından gözaltına alındı. İfadesinde normal hızında ilerlerken kızların tali yoldan çıkıp kendisine çarptığını ileri süren Osman S., ‘taksirle ölüme sebebiyet verme’ suçundan tutuklandı.
ABLASI GÖZYAŞLARINA BOĞULDU
Kazada yaşamını yitiren liseli Ezgi’nin ablası Elif Yiğit, gözyaşları içerisinde kardeşinin kaza günü deneme sınavında 1’inci olduğunu, kutlamak için arkadaşları ve hocasıyla iftar yaptığını söyledi. Skutere binmeden önce kardeşi Ezgi ile telefonda konuştuğunu anlatan Elif Yiğit, bu görüşmeden 20 dakika sonra öğretmenlerinden kaza haberini aldığını anlattı.
Ezgi’yi çok erken kaybettiklerini belirten Elif Yiğit, kardeşinin çok başarılı bir öğrenci olduğunu ve son zamanlarda gününün neredeyse tamamını üniversite sınavına hazırlanarak geçirdiğini ifade ederek, “Kardeşime çarpan otomobilin sürücü ehliyetsiz ve 17 yaşında. Bir aile ehliyetsiz bir şekilde bu çocuğu nasıl dışarı çıkartıyor? Bu çocuk bugün bizim başımızı yaktı, yarın başkalarının canını yakacak. Bizim canımız yandı. Başka bir cana kıyılmasın. Benim kardeşim daha 17 yaşında, küçücük bir çocuktu onu toprağa verdik” dedi.
Elif Yiğit, kardeşinin Tıp Fakültesi ya da Uzay Mühendisliği bölümünü okumak istediğini anlatarak, “Kardeşim ya ders çalışırdı ya da boş vakit bulursa uyurdu. Gece kalkıp tekrar ders çalışmaya başlardı. Son zamanlarda kendisiyle görüşemiyorduk bile. Sürekli ‘abla sınava az kaldı’ diyordu. Sınav sonrası için bir sürü plan yapmıştık” diye konuştu.
Kardeşinin davasının takipçisi olacaklarını söyleyen Elif Yiğit, şöyle devam etti:
”Yıllar da sürse mahkeme sürecini takip edeceğiz. O çocuğun cezasını almadan dışarıda dolaşmasına izin vermeyeceğiz. Umuyorum ki ülkemizde adalet tecelli eder ve yerini bulur. 17 yaşındaki çocuğun altına neden lüks otomobiller verilir. Sonra gelir böyle bir ailenin ciğerini yakar gider. Şu anda aldığım her nefes bana batıyor. Keşke benim aldığım nefesimi o alsaydı da ben ölseydim.”
Sınıf arkadaşları da taziye evinde hayatını kaybeden Ezgi için gözyaşı döktü. Ezgi’nin arkadaşlarından Duru Başeğmez, kendi elleri ile arkadaşlarını toprağa vermenin tarif edilemez bir acı olduğunu anlattı.
Öte yandan arkadaşları tarafından neşeli halleri ile bilinen Ezgi’den geriye arkadaşları ile şakalaştığı videolar ve bir mezuniyet balosunda şarkı söylediği görüntüler kaldı.
