İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, bazı batı ülkelerinin sabahtan akşama kadar LGBT’yi savunan düşüncelere milyonlarca dolar para aktardığını söyledi.
Çeşitli ziyaretlerde bulunmak üzere Gaziantep’e gelen Bakan Soylu, AK Parti Gaziantep İl Başkanlığı’nı da ziyaret ederek, burada açıklamalarda bulundu.
‘AVRUPA İSTİKAMETİNİ KAYBETMİŞTİR’
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, AK Parti’nin kurulduğu günden itibaren Türkiye’deki siyasi hayatın nişanesi, değişim ve dönüşümün öncüsü olduğunu söyledi. Türkiye’nin etrafındaki coğrafyalarda ateş çemberi olduğunu anlatan Soylu, Avrupa’nın istikametini kaybettiğini belirterek, şöyle konuştu:
“Etrafımızdaki coğrafyada bugün ateş çemberi var. Avrupa istikametini kaybetmiş. Balkanları yine karıştırmaya çalışıyorlar. Karadeniz’de olanları ve olacakları hep beraber görüyoruz. Afganistan’da yaşananları görüyoruz. Dünyanın şu anda karşı karşıya kaldığı dört temel sorun var şu anda. Birisi pandemi salgını. 21’inci yüzyıl bize göstermiştir ki küresel sistem iflas etmiştir. Bu hevese katılanlar bilsin ki bu iflasın farkında değil ve zavallıdırlar. İkinci problem göç sorunudur ve Gaziantep bunu yakinen yaşayan bir şehirdir. Avrupa bu sorunu sadece bir sınır meselesi olarak gördü. Neden? Bize gelmesinler diye. İnsanların yerinden edilmesine ses çıkartmadılar.”
‘EKONOMİK VESAYETİ ORTADAN KALDIRACAĞIZ’
Cumhur İttifakı ile birlikte ülke adına çok büyük adımlar atıldığını da dile getiren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, eski günlerin unutulup geride kaldığını belirtti. Ülkede geçmiş dönemlerde çeşitli vesayetler olduğunu ve bunların tarihe karıştığını aktaran Soylu, şimdi bir vesayet kaldığını ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın üzerine titrediği artık milliliğin ve yerliliğin en üst sınırı olabilecek ekonomik vesayeti de hep beraber ortadan kaldıracaklarını vurguladı.
Soylu,’ ‘Bu ülkede parlamenter sistem bir vasi sistem olarak artık bu ülkenin üzerine tahakküm ettirilmeye başlanmıştır. İstediğimiz zaman yargı ile düşürürüz diyorlardı. Üniversiteler bizim elimizde ayağa kaldırırız aklınızı başınıza alın diyorlardı. O günler belki unutuldu. Şunlar devlet memuru olabilir, bunlar olamaz denildiği belki unutuldu. Askeri darbelerle vesayetlerle haddinizi bildiririz denildi ve bu vesayet de kapatıldı. Bu vesayeti bu millet 15 Temmuz’da kaldırdı. Medya vesayeti vardı, sermaye vesayeti vardı. Patron biziz biz yönetiriz bu ülkeyi diyorlardı. Patron milletin kendisidir. İstedikleri hükümeti değiştiren liderlere, ailelere her türlü çirkin iftiraları atan ve itibarsızlaştırmaya çalışan bir medya vesayeti vardı. Nerede şimdi yerlerinde yeller esiyor. Dünyanın hiçbir ülkesinde 20 yıllık bir zaman diliminde dünyanın ve küresel güçlerin bir ülkeye diktiği bir vesayeti 20 yılda kaldırabilecek herhangi bir ülke yoktur. Herhangi bir siyasi anlayış da söz konusu değildir. Şimdi bir vesayetimiz kaldı. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın üzerine titrediği artık milliliğin ve yerliliğin en üst sınırı olabilecek ekonomik vesayeti de hep beraber ortadan kaldıracağız” diye konuştu.
‘ENERJİDE BAĞIMLILIĞI AZALTAN BİR ÜLKEYİZ’
Bakan Soylu tüm dünyada en büyük problemlerden birisinin enerji olduğunu ifade ederek, Türkiye’nin bu konuda bağımlılığını azaltan bir ülke olduğunu vurgulayarak şöyle konuştu:
“Bütün dünyanın en temel problemi olarak ortada durmaktadır. Avrupa enerjiyi Rusya’dan mı alayım, İran’dan mı alayım diye düşünüyor. Bunu çözebilecekleri bir kabiliyetleri de yoktur. Türkiye enerjide bağımlılığını da azaltan bir ülkedir. Dünyanın neresinde böyle bir sıçrama ve büyüme yapan bir ülke var. Tam da buna itiraz ediyorlar. Dördüncü büyük sorun ise tüm dünyanın karşı karşıya kaldığı ekonomi sorunudur. Nasıl olsa Türkiye’nin burnuna halkayı takarız istediğimiz yere getiririz diye düşündüler. Kazandıklarını da faizlerle geri alırız diye düşündüler. Biraz zayıflatır, siyasette zayıflatarak onlar da karşı gelirler diye düşündüler. Ve değiştirirler diye düşündüler. Ne kadar değişirse siyasette o kadar istikrarsızlık olur ve işimize gelir diye düşündüler.”
‘TERÖRLE İLGİLİ MESELEDE YOLUMUZU ALDIK’
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, terör örgüleri ile mücadelede Türkiye’nin çok önemli işler yaptığını dile getirerek hem yurt içerisinde hem sınır ötesinde bütün coğrafyada huzuru hakim kılmak istediklerini söyledi.
Türkiye’nin bölge coğrafyasında önemli bir model haline geldiklerini anlatan Soylu, ”Terörle ilgili meselede yolumuzu aldık. Sadece ülkemizin huzurunu sağlamak değil bir sorumluluğumuz daha var. Elde ettiğimiz tecrübe ile Suriye’den Irak’a kadar etrafımızdaki bütün coğrafyayı huzur coğrafyası haline getirmek bu milletin bir sorumluluğudur ve bunu yerine getireceğiz. Biz bu coğrafyanın modeliyiz. Komşularımıza, mazluma sahip çıkmakla modeliz. Altyapımızı hazırladık. Havalimanımız var mı bölünmüş yollarımız var mı, 81 ilimizde üniversitelerimiz var mı, spor tesislerimiz var mı, gençlik merkezlerimiz var mı, dünyanın en büyük enerji tesislerimiz barajlarımız var mı? Hepsi var. Organize sanayi sitelerinde fabrika yapmaya yetişilmiyor. Biz ülkemizi imar etmeye çalışalım onlar da dedikodu imarı yapmaya devam etsinler. Balkanların asaletini yeniden dünyaya göstermemiz lazım. Sadece kendi ülkemizi zenginleştirmek, yükseltmek değil hedefimiz. Biz onlarla varız. Onlarla birlikte büyük bir milletiz. Cari açığımız tarihin en düşük seviyelerinde. Türkiye büyüme rekorları kırıyor. Çarklar dönüyor ancak bundan rahatsız olanlar var. Birtakım zorlukları sabırla aşmamız lazım” diye konuştu.
‘TERÖR KORİDORUNA DESTEK VEREN ÜLKELERİN İŞTAHLARINI AĞIZLARINA TIKIYORUZ’
Bakan Soylu, Türkiye’yi 20 yılda önemli bir noktaya getirdiklerini, AK Parti’den önce de ülkeyi önemli yerlere getirmek isteyenlere imkan tanınmadığını belirterek, “Bugün tüm dünyanın saygı duyduğu bir Türkiye var. Orta kuşak ülkelerinin tamamı ‘Türkiye bunu nasıl başarıyor’ diyor. ‘Yıllardır süren Karabağ meselesini nasıl sonuçlandırdı’ diyorlar. Terör koridorunu yapmak isteyen ve destek veren dünyanın en güçlü ülkelerine nasıl karşı çıkılıyor ve iştahlarını ağzına tıkıyoruz bunu görüyorlar. Biz onlara silah satmazsak hiçbir şey yapamazlar diyen anlayışa kendi milli yerli evlatlarımızın ortaya koyduğu üretimlerle nasıl meydan okuyoruz ortada. Türkiye’den korkuyorlar ürküyorlar ve bu büyümeye dayanamıyorlar” ifadelerini kullandı.
‘LGBT’Yİ SAVUNAN DÜŞÜNCELERE MİLYONLARCA DOLAR PARA AKTARIYORLAR’
Bakan Soylu, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun erkeklerle erkeklerin, kadınlarla kadınların evlenmesini 2023’ün en önemli projesi olarak ortaya koyduğunu söyledi. Bunların hepsinin Avrupa’nın ve batının doğu üzerine, Anadolu coğrafyası üzerine oynadığı bir oyun olduğunu sabahtan akşama kadar batı ülkelerinin LGBT’yi savunan bu düşüncelere milyonlarca para aktardığını ifade eden Soylu şöyle dedi:
”Cumhuriyet Halk Partisi’nin Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu artık erkeklerle kadının evliliği değil erkeklerle erkeklerin, kadınlarla kadınların evlenmesini 2023’ün en önemli projesi olarak ortaya koydu. Bugün CHP’nin Kadıköy belediye meclis üyesi de kalktı bunu söyledi. Bu Osmanlı’nın eski gerici işlevidir dedi. Bunların hepsi Avrupa’nın ve Batının Doğu üzerine, Anadolu coğrafyası üzerine oynadığı bir oyundur. Sabahtan akşama kadar batı ülkeleri LGBT’yi savunan bu düşüncelere milyonlarca dolar para aktarıyorlar. Batı bizim aile hayatımızı istemiyor. Aileyi değil bireyselliği savunuyorlar. 2023’e kadar bunlar tozutacak. Onların tek derdi var. Acaba kim Cumhurbaşkanı olsun. Bir de şimdi birbirlerine girmişler zaten. Devam etsinler. Kimi getirirseniz getirin. Milletin baş pehlivanı bellidir. Recep Tayyip Erdoğan’dır. Biz de hevesle bekliyoruz. Bu milletin geleceği bizden çok güçlü adımlar bekliyor.”
‘DİYARBAKIR ANNELERİ PKK’YI ERİTECEK’
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ayrıca Panorama Müzesi’nde düzenlenen ‘Mahalle Bizim Gençlik Bizim’ etkinliğine katıldı. Burada gençler ile bir süre sohbet eden Soylu Diyarbakır annelerinin verdiği mücadeleye dikkati çekerek, Diyarbakır annelerinin, PKK terör örgütünü yağın tavada erittiği gibi eriteceğini söyledi. Sadece terör örgütünün silahlarıyla değil bir kültürel terörizmle de karşı karşıya olduklarını ifade eden Soylu, sözlerini şöyle tamamladı:
“Bizi birbirimizden ayırmaya çalışan kültürel terörizmle karşı karşıyayız. Dinimizi, inancımızı, geleneklerimizi istiskar eden, onu aşılayan, başkalaştırmaya çalışan kültür terörizmiyle karşı karşıyayız. Diyarbakır’da her şeye ses çıkaranlar annelere siz haklısınız diyemediler bizim arkadaşlarımız dışında. Hak, hukuk, adalet diyenler, sözde bunları ifade edenler, özgürlük diyenler ‘siz çocuklarınızı özlediğiniz için buradasınız’ diyemediler. Madalyonun öteki yüzünde hemen kendini belli ettiler. Anneler şunu yaptı bence, batının desteklediği bir örgütün foyasını ortaya çıkardılar. Sadece çocukların bir kısmına kavuşup bir kısmına da kavuşmak için inançlarını ve dirençlerini sürdürmüyorlar. ABD’yi, Avrupa’yı ve batıyı tokatlıyorlar. Bizim inancımız, gücümüz sizi yener diyorlar. Allah Cumhurbaşkanımızdan razı olsun. İlk günden beri onların yanında oldu. Diyarbakır anneleri, PKK terör örgütünü yağın tavada erittiği gibi eritecek.”